KURBAN
1.Kurban
ne demektir?.
2.Kurbanin
anlami ve dinî hükmü nedir?.
3.Kurban
kesmek yerine sadaka vermekle bu ibadet yerine
getirilmiş olur mu?.
4.Kimler
kurban keser?.
5.Yolcunun
kurban kesmesi gerekir mi?.
6.Kurban
ne zaman kesilir?
7.Kurban
olarak kesilebilecek hayvanlar hangileridir?
Bunlarda aranan şartlar nelerdir?.
8.Kurbanlik
hayvanlardan hangileri ortak olarak kesilebilir?.
9.Kurban
keserken nelere dikkat edilmelidir?.
10.Kurbanliklarin
bayiltilarak kesilmesi
11.Kurban
eti nasil degerlendirilir?.
12.Adak
kurbaninin etinden kimler yiyebilir?.
13.Vekalet
yoluyla kurban kesilebilir mi?.
14.Kuyruksuz
koyunlar kurban edilebilir mi?.
15.Hac
kurbanlari Türkiye'de kestirilebilir mi?.
16.Akika
Kurbanı nedir?.
17.Ölü
kurbanı var mıdır?.
KURBAN
Kurban ne demektir?
Sözlükte
yaklaşmak, Allâh'a yakınlaşmaya vesile olan şey
anlamlarına gelen kurbân, dinî bir
terim olarak, ibâdet maksadıyla, belirli şartları
taşıyan hayvanı usulüne uygun olarak kesmeyi ve bu
amaçla kesilen hayvanı ifade eder. Kurban Bayramında
kesilen kurbana udhiye, hacda kesilen
kurbana ise hedy denir.
Kurbanın anlamı ve dinî hükmü nedir?
Kurban;
Allah'a yaklaşmak ve O'nun rızasına ermek niyetiyle
kesilen hayvan demektir. Akıllı, hür, mukim ve dini
ölçülere göre zengin sayılan mümin, ilâhî rızayı
kazanmak gayesiyle kurbanını kesmekle hem Cenab-ı
Hakka, hem de maddi durumlarının yetersiz olması
sebebiyle kurban kesemeyenlere yardımda bulunarak
halka yaklaşmaktadır.
Görüldüğü
gibi bu bayramın ruhunda Hakka yakınlık ve halka
fedakarlıkta bulunma anlayışı vardır. Kurban; -fıkhi
hükmü ne olursa olsun- Müslüman toplumların belirli
simgesi ve şiarı sayılan ibadetlerden biri olarak
asırlardan beri özellikle milletimizin dini
hayatında önemli bir yer tutmaktadır. Kurban, bir
Müslüman'ın bütün varlığını gerektiğinde Allah
yolunda feda etmeye hazır olduğunun bir nişanesidir.
Diğer taraftan kurban, insanın nefsani arzularını ve
sufli duygularını boğazladığının da bir işaretidir.
İlahî
dinlerin sonuncusu olan İslam; ferdi, ruhi-derûni
hikmetlere ve insanî erdemlere ulaştırmayı
öngörürken; toplumlar için, birleştirici ve
bütünleştirici bazı emir ve uygulamaları da getirip
müesseseleştirmiştir. İslam dininin bu üstün
özelliği, zekat, hac ve kurban gibi sosyal boyutlu
malî ibadetlerde, daha belirgin olarak ortaya
çıkmaktadır. Bu ibadetler, asırlardan beri bütün
Müslüman toplumlarda, genel esasları ve özü hiç bir
değişikliğe ve müdahaleye uğramadan devam etmiş ve
yeni nesillere intikal ettirilmiştir.
Kurban kesmek yerine sadaka vermekle bu ibadet
yerine getirilmiş olur mu?
Kurban
ibadeti, kurbanlık hayvanı kesmek suretiyle yerine
getirilir. Bunun için kurban bayramında kesilen
kurbanı veya adak kurbanını kesmek yerine, parasını
fakirlere vermekle bu ibadet yerine getirilmiş
olmaz.
Mezheplerin
çoğuna göre udhiyye kurbanının hükmü sünnettir.
Hanefi fıkhında tercih edilen görüş ise, kurbanın
vacip olduğudur. Ancak bir ibadetin farz olmayışı,
onu ibadet olmaktan çıkarmayacağı gibi, şeklinin de
değiştirilmesini gerektirmez. İbadetlerin; şekil,
şart ve rükünleri olduğu gibi hikmetleri, amaçları
ve teşri gerekçeleri de vardır. İbadetlerdeki bu
özelliklerin birbirinden ayrı düşünülmesi mümkün
değildir.
Din,
felsefi bir doktrin değildir. Dini hükümlerle ilgili
olarak ortaya çıkan yeni meselelerde, teşri amaç ve
şartlarına aykırı olmayacak şekilde yeni
düzenlemeler getirilmesi, her ne kadar caiz ise de;
ibadetlerin eda edilişini ve sahih olma şartlarını
ortadan kaldırarak indi, keyfi ve nefsani istekler
doğrultusunda değişiklikler yapılamaz. İslam
Dini'ndeki, hatta diğer ilahi ve semavi dinlerdeki
kurban ibadetini, ilkel dinlerdeki anlayışlarla ve
uygulamalarla karıştırmak büyük bir yanlışlıktır.
Kurban
ibadetinin dini delillerinin Kur'an-ı Kerim'de
bulunmadığını iddia etmek ve Allah'ın bu çeşit bir
buyruğunun olmadığını ileri sürmek de doğru
değildir. Zira Saffat Suresinde (Ayet: 107);
Hz.İbrahim'in oğlu Hz.İsmail'in yerine bir kurbanın,
Allah tarafından kendilerine fidye (kurban) olarak
verildiği açıkça bildirilmektedir. Ayrıca diğer bazı
ayetlerde de kurban ibadeti ile ilgili nasslar
mevcuttur:
"... Kendilerine
rızık olarak verdiği kurbanlık hayvanlar üzerine
belirli günlerde Allah'ın adını ansınlar. Işte
bunlardan yiyin, sıkıntı içindeki fakiri de doyurun."(Hacc
Süresi, 28)
"Her
ümmet için, Allah'ın kendilerine rızık olarak
verdiği kurbanlık hayvanların üzerine O'nun adını
anarak kurban kesmeyi meşru kıldık." (Hacc
Suresi; 34)
"Biz
büyükbaş hayvanlari da sizin için Allah'ın (dininin)
işaretlerinden (kurban) kıldık. Sizin için onlarda
hayır vardır. Onlar ayakları üzerine sıralanmış
halde dururken üzerlerine Allah'ın ismini anınız (ve
kurban ediniz). Yanları yere yaslandığı zaman da
onlardan yiyin, isteyen yoksulu da istemeyen yoksulu
da doyurun. İşte biz, şükredesiniz diye o hayvanları
sizin emrinize verdik." (Hacc Süresi, 36)
"Bu
hayvanların ne etleri ve ne de kanları Allah'a
ulaşacaktir: Allah'a ulaşacak olan ancak, sizin
O'nun için yaptığınız, gösterişten uzak amel ve
ibadettir." (Hacc Suresi; 37)
Bu
ayetlerde zikredilen hayvan kesiminin, et ihtiyacı
temini için kesilen hayvanlar olmadığı, bunların
ibadet amaçlı birer uygulama oldukları gayet
açıktır. Et ve kanların Allah'a ulaşamayacaginin,
asil olanin ihlas ve takva oldugunun bizzat ayetin
nazminda yer almasi bunu ispat etmektedir. Allah'ın,
kurbanın etine ihtiyacı olmadığına göre, hayvanın
kesilmesi yerine nakdi tutarının ihtiyaç sahiplerine
dağıtılmasının daha uygun olacağı görüşünü bu
ifadelerden çıkarmak doğru değildir.
Fıkhi hükmü
ister vacip, ister sünnet olsun; kurban ibadetinin
ancak kurban olacak hayvanın usulüne uygun olarak
kesilerek yerine getirileceği kesindir. Bedelini
infak etmek suretiyle, kurban ibadeti yerine
getirilmiş olmaz.
Allâh
Teâlâ'nın rızasını kazanmak niyetiyle, karşılıksız
olarak fakir ve muhtaçlara yardım etmek, iyilik ve
ihsanda bulunmak da Müslüman'ın önemli
vazifelerinden biridir. Zaruret derecesinde ihtiyaç
içerisinde bulunan kimseye yardım etmek dinimizde
farz kabul edilmiştir. Ancak, bu iki ibadetin
birbirinin alternatifi olarak sunulması doğru
değildir.
Kimler kurban keser?
Kurban
kesmek, akıllı, buluğ çağına ermiş, dinen zengin
sayılacak kadar mal varlığına sahip ve misafir
olmayan Müslüman'ın yükümlü olduğu bir ibadettir.
Temel ihtiyaçlarından ve borcundan başka 20 miskal
(80.18 gr.) altın veya bunun değerinde para veya
eşyaya sahip olan kişi dinen zengindir; kurban
kesmesi gerekir. Hane halkı içinde, dinen zengin
sayılan mükelleflerin sayısı birden fazla ise, her
birinin ayrı ayrı kurban kesmesi icap eder. Kurban
kesmekle mükellef olan şahsın, satın alacağı
hayvanın ücretini kredi kartıyla ödemesi, kurbanın
sıhhatine engel teşkil etmez.
Yolcunun kurban kesmesi gerekir mi?
Kurbanın
vacip olmasının şartlarından biri de mükim olmaktır.
Dolayısıyla seferi olanların kurban kesmeleri vacip
değildir. Ancak, kesmek isterlerse kesebilirler.
Sefer halinde iken kurban kesenler; bayram günleri
içinde memleketlerine dönseler dahi yeniden kurban
kesmeleri gerekmez. Sefer halinde iken kurban
kesmeyip de bayram günlerinde memleketlerine
dönenler ise kurban kesmelidirler.
Kurban ne zaman kesilir?
Kurban
bayramında kesilen kurbanların (Udhiye) kesim vakti,
Zilhicce ayının 10. günü (Kurban Bayramının birinci
günü) bayram namazından sonra başlar 12. günü
(bayramın üçüncü günü güneşin batımı ile sona erer.
Diğer
kurbanlarda ise herhangi bir vakit söz konusu
değildir.
Kurban olarak kesilebilecek hayvanlar
hangileridir? Bunlarda aranan şartlar nelerdir?
Kurban;
koyun, keçi, sığır, manda ve deveden olur. Bunların
dışındaki hayvanlar kurban olarak kesilemezler.
Kurban olabilmesi için, kurbanlık hayvanın süt
dişlerini değiştirmiş olması gerekir. Bu da, deve 5;
sığır ve manda 2; koyun ve keçi 1 yaşını doldurunca
gerçekleşir. Kurbanlık hayvan bu yaşını doldurduğu
halde dişini değiştirmemişse, yine de kurban
edilebilir. Bunun yanında, 6 ayını tamamlayan koyun,
bir yaşını doldurmuş gibi gösterişli olması halinde
kurban edilebilir.
Kurban
edilecek hayvanın, sağlıklı, düzgün, azaları tamam
ve besili olması, hem ibadet açısından, hem de
sağlık bakımından önem arz eder. Bu nedenle, kötürüm
derecesinde hasta, zayıf ve düşkün, bir veya iki
gözü kör, boynuzları kırık, dili, kuyruğu, kulakları
ve memesi kesik, dişlerinin tamamı veya çoğu dökük
hayvanlardan kurban olmaz. Ancak, hayvanın doğuştan
boynuzsuz olması, şaşı, topal, biraz hasta, bir
kulağı delik veya yırtılmış olması, kurban
edilmesine mani teşkil etmez.
Kurbanlık hayvanlardan hangileri ortak olarak
kesilebilir?
Koyun veya
keçi bir kişi tarafından; sığır, manda ve deve ise,
yedi kişiye kadar ortak olarak kurban edilebilir.
Ortak olarak kurban edilebilen hayvanlar,tek veya
çift sayıda ortak tarafından kurban edilebilir.
Hissedarlardan her birinin kurbanlarını aynı maksat
için kesmiş olmaları gerekmez. Bir kısmı vacip veya
nafile udhiyye için, diğer bir kısmı ise adak
kurbanı olarak niyet edebilirler. Ancak hepsinin
kurbanlarını ibadet niyetiyle kesmeleri gerekir.
Böyle birkaç hisse olarak kesilen kurban etinin,
ortaklar arasında tartı ile ve eşit olarak
paylaşılması gerekir.
Kurban keserken nelere dikkat edilmelidir?
Kurban
edilecek hayvana acı çektirilmemeli ve eziyet
verilmemelidir. Hayvanlar ehil kişiler tarafından
kesilmeli ve kesim işlemi süratli bir şekilde yerine
getirilmelidir. Ayrıca, çevre temizliği ve ekolojik
dengenin korunması için gerekli tedbirler
alınmalıdır. Kurban kesimi esnasında, psikolojik
açıdan etkilenmemesi için çocukların kesim
mahallinden uzak tutulmalarına dikkat edilmelidir.
Aynı şekilde, hayvanların diğerinin kesimini görecek
şekilde yan yana bulundurulmamalarına özen
gösterilmelidir.
Kurbanlıkların bayıltılarak kesilmesi
Fazla
eziyet vermemek (ölüm acısını azaltmak) maksadıyla,
kesim esnasında hayvanın elektrik şoku ile veya
narkoz vererek bayıltılması, bu hayvanın kurban
olarak kesilmesine engel ayıplarından sayılmaz.
Çünkü kurbana engel ayıp, kesim esnasında meydana
gelen arızalar olmayıp, hayvanda önceden mevcut olan
ve emsaline göre hayvanın değerini noksanlaştıran
kusurlardır. Kesim esnasında meydana gelen kusurlar,
kesim işlemine dahil bir ameliyye olup, kurbana
engel ayıp sayılmaz. Bu itibarla, canlı olarak (şok
etkisi ile ölmeden önce hemen) kesilmek kaydı ile
kurbanlık hayvanın elektrik şoku ile bayıltılarak
kesilmesi caizdir. Hayvan henüz kesilmeden, şok
etkisiyle ölürse, kurban olmayacağı gibi, eti de
yenilmez.
Kurban eti nasıl değerlendirilir?
Kurban
etinin hepsini yoksullara sadaka olarak dağıtmak
veya kurban kesenin kendisi veya ailesi için
alıkoymak caiz ise de, en uygun olanı, kurban etini
üçe taksim edip, birini kurban kesmeyen yoksullara,
bir bölümünü akraba, tanıdık ve komşulara vermek,
birini de ailesi ile birlikte yemek üzere evde
bırakmaktır.
Adak kurbanının etinden kimler yiyebilir?
Adak
kurbanının etinden, adağı yapan kişinin yemesi caiz
olmadığı gibi; bu kişinin usûl ve fürûu (yani
annesi, babası, nineleri, dedeleri, çocukları,
torunları) ve dinen zengin sayılan kimseler de
yiyemezler. Adak kurbanının etini bu sayılanlar
dışında kalan ve dinen fakir olan kimseler
yiyebilirler.
Vekalet yoluyla kurban kesilebilir mi?
Kurbanı
bizzat kişinin kendisi kesebileceği gibi, vekalet
yoluyla başkasına da kestirebilir. Zira kurban mal
ile yapılan bir ibadettir; mal ile yapılan
ibadetlerde ise vekalet caizdir.
Kurbanı
kişi kendi bulunduğu yerde vekalet vererek
kestirebileceği gibi, başka bir yerdeki kişi veya
kuruma da vekalet vererek kestirebilir. Aynı şekilde
vekalet, sözlü olarak verilebileceği gibi, yazılı
olarak, telefon, internet, faks ve benzeri iletişim
araçları ile de verilebilir.
Kuyruksuz koyunlar kurban edilebilir mi?
Küçük yaşta
kuyruklarının fazla kısımları boğulmak suretiyle
düşürülen koyunların kurban edilmelerinde bir
sakınca yoktur.
Hac kurbanları Türkiye'de kestirilebilir mi?
İslâm'ın
beş esasından biri olan hac ibadeti, Müslümanların
Mekke'de bulunan Kabe'yi ve çevresindeki kutsal
mekanları, bu ibadet için tahsis edilen belli zaman
dilimi içinde, usulüne uygun olarak ziyaret etmeleri
ve yapılması gerekli diğer görevleri yerine
getirmeleridir.
Sadece
hacca niyet edilip, umreye niyet edilmeyen ifrat
haccında kurban kesmek zorunlu değildir.
Temettu haccı (aynı hac mevsiminde önce umre
yapıp ihramdan çıktıktan sonra hac için tekrar
ihrama girilerek yapılan hac) ile kırân haccı
(bir niyetle hac ve umre için ihrama
girilerek yapılan hac)'nda harem bölgesinde (Kabe ve
civarı) şükür kurbanı (hac kurbanı, hedy) kesilmesi
vaciptir (Bakara 2/196). Bu nedenle, hac kurbanının
harem bölgesi dışında kesilmesi caiz değildir. Bu
konuda din bilginleri arasında herhangi bir görüş
ayrılığı bulunmamaktadır.
Kurban
etleri, kurban organizasyonunun yürüten İslam
Kalkınma Bankası tarafından fakir ülkelere
ulaştırılmaktadır.
Hacda
bulunan kişilerin, hac kurbanı (hedy) dışında,
Bayram münasebetiyle nafile olarak kurban kesmek
istemeleri halinde, bunu vekalet yoluyla Türkiye'de
kestirmeleri daha uygun olur.
Akika Kurbanı nedir?
Yeni doğan
çocuk için şükür amacıyla kesilen kurbana, "akika"
adı verilir. Akika kurbanı kesmek müstehaptır. Bunda
da, diğer kurbanlarda aranan şartlar aranır.
Ölü kurbanı var mıdır?
Ölü kurbanı
diye bir kurban çeşidi yoktur. Ancak, ölü adına veya
sevabı ölüye bağışlanmak üzere kurban
kesilebilir.Vasiyeti yoksa, ölen kimseler için
mirasçılarının kurban kesmeleri gerekmez. Ancak bir
kimse, sevabını ölmüş bulunan anne veya babasına
yahut diğer yakınlarına bağışlanmak üzere, çeşitli
hayır kurumlarına, fakir ve muhtaç kişilere bağışta
bulunabileceği gibi, kurban da kesebilir. Ölenin
kendisi için kurban kesilmesine dair vasiyeti yoksa,
kesen kimse, bu kurban etini fakirlere
yedirebileceği gibi, kendisi ve zenginler de
yiyebilir. Vasiyet varsa, tamamen fakirlere
yedirilmesi veya dağıtılması gerekir.
Ölen
kimsenin vasiyeti olmaksızın, sevabı onun ruhuna
bağışlanmak üzere kesilen kurbanın her hangi bir
zamanda kesilmesi caiz ise de, kurban bayramı
günlerinde kesilmesi daha faziletli ve daha
sevaplıdır. Ölenin vasiyyeti gereğince kesilen
kurban ise, ancak kurban bayramı günlerinde kesilir.
|